Biyometrik İmza Verisinin Kullanılmasına İlişkin Görüş Talebi ile ilgili olarak Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 27.08.2020 Tarih ve 2020/649 Sayılı Karar Değerlendirmesi
BİLGİLENDİRME NOTU
Konu: Biyometrik İmza Verisinin Kullanılmasına İlişkin Görüş Talebi ile ilgili olarak Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 27.08.2020 Tarih ve 2020/649 Sayılı Karar Değerlendirmesi
Tarih: 13/10/2020
Kişisel Verileri Koruma Kurulu (“Kurul”) 27.08.2020 tarihli ve 2020/649 sayılı kararında biyometrik imza verilerini Kişisel Verileri Koruma Kanunu’nun (“KVKK”) 6. Maddesi ve Türk Borçlar Kanunu (‘’TBK’’) çerçevesinde incelemiştir.
Biyometrik İmza Verisinin KVKK’nın 6. Maddesi Açısından Değerlendirilmesi
KVKK 6. maddesi; ‘’(1) Kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileri özel nitelikli kişisel veridir. (2) Özel nitelikli kişisel verilerin, ilgilinin açık rızası olmaksızın işlenmesi yasaktır. (3) Birinci fıkrada sayılan sağlık ve cinsel hayat dışındaki kişisel veriler, kanunlarda öngörülen hâllerde ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir. Sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir. (4) Özel nitelikli kişisel verilerin işlenmesinde, ayrıca Kurul tarafından belirlenen yeterli önlemlerin alınması şarttır.’’ hükmünü içermektedir.
Biyometrik veri, KVKK 6. maddesi kapsamında özel nitelikli kişisel veriler arasında sayılmıştır. Bu kapsamda, işbu madde uyarınca biyometrik veri ilgilinin açık rızası alınarak işlenebilecektir.
Kurul, biyometrik imza verisinin TBK’ın sözleşmenin şekline ilişkin 14. ve 15. maddesi açısından değerlendirmiş olup, TBK’nın 15. maddesi;
‘’İmzanın, borç altına girenin el yazısıyla atılması zorunludur. Güvenli elektronik imza da, el yazısıyla atılmış imzanın bütün hukuki sonuçlarını doğurur. İmzanın el yazısı dışında bir araçla atılması, ancak örf ve âdetçe kabul edilen durumlarda ve özellikle çok sayıda çıkarılan kıymetli evrakın imzalanmasında yeterli sayılır. Görme engellilerin talepleri halinde imzalarında şahit aranır. Aksi takdirde görme engellilerin imzalarını el yazısı ile atmaları yeterlidir.’’
şeklinde düzenlenmiştir. TBK kapsamında imza, ıslak imza ve elektronik imza olarak düzenlenmiştir. Kurul, biyometrik imzanın TBK kapsamına girmediği sonucuna varmıştır.
Kurul, biyometrik imzayı KVKK’nın 6. maddesi 3. fıkrası uyarınca kanunlarda öngörülen hallerde ilgili kişinin rızası alınmaksızın işlenebileceği hususunu TBK’nın 14. ve 15. maddesi kapsamında değerlendirmiştir. Bu çerçevede işbu kararda, biyometrik imzanın, kanunlarda öngörülen haller kapsamına sokulmasının, KVKK’nın lafzının geniş yorumlamasına ve ölçülülük ilkesine aykırı olacağı sonucuna varmıştır.
Sonuç olarak Kurul;
- Biyometrik imzanın biyometrik veri niteliğine haiz olduğu,
- Bu nitelikteki verilerin işlenebilmesinin KVKK’nın 6. maddesi uyarınca kanunlarda öngörülme şartının gerçekleşmesi ya da ilgili kişilerden açık rıza alınması ile mümkün olabileceği,
- TBK ‘nın 15. maddesinde yer alan hükmün KVKK’nın 6. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “kanunlarda öngörülme” şartına karşılık gelmediği,
- Bu sebeple söz konusu işlemenin ancak ilgili kişilerden;
- Açık rıza alınması,
- KVKK’nın 10. maddesi kapsamında gerekli aydınlatmanın yapılmış olması,
- KVKK’nın 6. maddesinin 4. fıkrasına dayanarak Kurul tarafından belirlenen “Özel Nitelikli Kişisel Verilerin İşlenmesinde Veri Sorumlularınca Alınması Gereken Yeterli Önlemler” in de dikkate alınması,
sonucuna varmıştır.
Saygılarımızla;